Pazartesi günleri zor geliyor normal, hafta başı yoğun bir başlangıç, stresli iş günlerinin birincisi, hem de Pazar günü gibi eğlenceli bir tatil gününün ardından.
Bu bir önceki cümle gibi içinde olumsuzluklar barındıran bir cümleyi bile yazmak niyetinde değildim aslında, amacım pazartesileri nasıl sevebileceğinizi anlatmak, çünkü ben pazartesilere bayılıyorum!
Pazartesi günlerini sevebiliriz, neden mi, nasıl mı?
Birincisi pazartesi günlerinde hissettiğiniz şey enerjinizin düşük oluşu di mi? Onun sebebi pazartesi değil, sizin spor yapmayan hantal vücudunuz, düzenli spor yapıyor olsanız, evet bunu hayatınızın bir parçası haline getirebilseniz, o pazartesileri zinde uyanıp harika bir hafta başı geçirebilirsiniz. Zaman bulamamak gibi bir şeyi kabul etmem mümkün değil ya da bu işin parayla alakalı olacağını söyleyen ve sporun sadece fitness salonlarında yapılabileceğine inanan zihniyetlere konuşmuyorum bile. Eğer bir parça kendinize ve vücudunuza değer veriyorsanız ya koşarsınız ya yürürsünüz ya evde halının üstünde bir iki hareket yaparsınız, ya da bir salona yazılıp düzenli gidersiniz. Kendinize spor yapmamak için değil yapmak için bahaneler yaratmayı deneyebilirsiniz bence. Ve sizin o zinde vücudunuza ne yeni başlayan hafta kötü gelir ne de fazla fazla uyunarak geçirilmiş bir pazarın ardından pazartesi erken kalkmak. Göreceksiniz pazartesileri ve hatta yaşadığınız diğer bütün günleri sevmenin yollarından birincisi ve en önemlisi kesinlikle bu.
Bir diğer önerim de pazartesi günlerine yapmaktan çok hoşlandığınız bir aktivite koymak veya sevdiğiniz bir aktiviteyi denk getirmek. Örneğin hoşlandığınız bir hobinin kursu olabilir, dans kursu mesala. Dans etmeyi seviyorsanız, o anlarda keyif alıyorsanız pazartesi derse gitme heyecanı günün daha kolay geçmesini sağlayabilir. Ya da belki çok öğrenmeyi istediğiniz bir dilin kursu ya da tenis ya da bir Boğaz yürüyüşü. “Evet, pazartesi yorucu günün ardından bu dediklerinde çok iyi gider” gibi yorumlar okuyacağım gibi geliyor yazımın altında ama bence pazartesi gününün diğer günlerden daha yorucu olduğu algısını öncelikle atın bir kafanızdan belki o zaman daha kolay olur her şey. Hem haftanın ilk günü sizin de en azından zihnen en dinlenik olduğunuz günün pazarın ertesi günü oluyor.
Pazartesi günlerini daha sakin bir kafayla geçirmek istiyorsanız ve işler gözünüzde büyüyorsa pazar günü yatmadan önce sadece beş dakikanızı ayırarak yarının bir planını yapın, beklenmedik gelişmeler için de planınızda 1- 2 saat ayırabilirsiniz en azından daha gerçekçi bir plan yapmış olursunuz. Emin olun sizi pazartesi kafa karışıklığından koruyacak, daha sakin ve düzenli iş yapmanızı sağlayacaktır. Böylece günün sonunda kendinizi kalabalık ve beyni tamamen dolmuş hissetmez ve kim bilir belki de pazartesileri sevmeye başlarsınız.
En güzel kıyafetlerinizi veya tercihen içinde kendinizi en iyi hissettiğiniz kıyafetleri pazartesi giyinin ki enerjiniz kendinizi iyi ve rahat hissettiğiniz için yüksek olsun.
Son olarak sizin için gerçekten çekilmez bir günse pazartesiler o gün öğlen ve akşam yemeklerinizi sevdiğiniz insanlarla yemeye özen gösterin veya belki aynı iş yerinde çalıştığınız arkadaşlarınızla cuma günü yerine pazartesi mini bir “happy hour” düzenleyin, iki kişilik bir kahve molası bile olsa size iyi gelecektir emin olun.
Hem bir günü sevmemek gibi bir lüksümüz olacak kadar çok vaktimiz olduğunu düşünmüyorum hayatta. Kendinizi daha çok sevmek için kendiniz şekillenirdiğiniz o güne sevmek akıllıca olacaktır gibime geliyor! Siz ne dersiniz?